Zor Günlerde Hayatta Kalma Rehberi I: Doğa Aktiviteleri

Dünyanın tekrar ve tekrar aynı karanlığa sürüklendiği bir dönemde yaşıyoruz. Yapabileceklerimiz ise sınırlı. Durum böyleyken akıl ve beden sağlığımızı korumak daha fazla önemli hale geliyor. Zor, acı, kötü günler bizi öldürmüyorsa güçlendirsin. Nasılsa güneşin altında yeni hiçbir şey yok. Hem sizler hem de kendim için iyi hissetmek adına yapabileceğimiz en doğal ve en basit dış mekan aktivitelerini sıraladım.

Gözlemlerin Gücü

Yeni bir mevsim ve dünya yeni bir görünüşe sahip. Taze bir nefesle birlikte gelen yeni bakış açısı, her gün gördüğünüz sıradan şeyleri bile etkileyebilir, gözlemlerinizin gücünü arttırabilir. Doğal değişimlere çoğu zaman kayıtsız kalamayışımız belki de evrimseldir. Basit bir insan olarak doğaya dair izlenimlerinizi fark edin ve içinize birkaç gün yetecek o güzelliği depolayın. Yaprakların yeşilden sarıya dönmeye çalışan kararsız rengini, dalların cılızlığını, ıslak çimenleri, berrak ama bulutlu havayı, güneşin yakmamasını görün, hissedin. Elleriniz cebinizde telaşsız şekilde yürümenin keyfine varın.

Doğa Günlüğü

Çoğumuz beton ormanda yaşıyor, bir ağaç görmeyi bile nimet sayıyoruz. Durum böyleyken öze, doğaya dönüş bir kaçış oluyor ve bu kaçış beraberinde çok fazla efor getiriyor. Yine de tavsiyem üşenmeyin, değeceğine adım gibi eminim. Ayda bir kez bile olsa kendinize zaman yaratın, şehrin gürültüsünü kalabalığını göremeyeceğiniz bir doğal ortama kaçın. Her gün yürüdüğünüz o parka gidin. Evinizde bitki besleyin. Doğaya bir şekilde temas edin ve gözlemlediklerinizle ilgili bir günlük tutun. Başta çok uğraştırıcı gelse de yazacağınız bir iki cümlenin, çekeceğiniz sadece bir fotoğrafın bile size içinde bulunduğunuz ortamla ilgili ne kadar iyi hissettirdiğini fark edeceksiniz. Doğa günlüğü tutmak bu yüzden önemli. Nefretin hakim olduğu bir dünyada inatla büyümenin ve güzelleşmenin gücüne şahitlik edeceksiniz.

Shinrin Yoku

Orman banyosu olarak da bilinen bu uygulama, kişinin ormanda veya doğal bir atmosferde vakit geçirdiği, doğayla bağlantı kurmak için duyusal etkileşime odaklandığı terapötik bir rahatlama sürecidir. Genellikle herhangi bir elektronik cihaz taşımadan, yavaş ve yumuşak bir tempoda bir ormanda yürümek ve çevredeki doğayı içinize çekmek için zaman ayırarak yapılır. Beş duyunun tamamını kullanmayı ve doğanın bu duyulardan içeri girmesine izin vermeyi içerir. Orman seslerini, yani kuşları ve böcekleri dinlemek, yere, ağaçlara, yapraklara dokunmak, bitki ve ağaçların kokusunu duymak, çevreyi ve manzarayı gözlemlemek, nefes alırken havanın canlılığını tatmak gibi.

Yukarıda sıraladığım doğa aktiviteleri, ekstrem sporları ve kamp yapmayı sevmeyenler için etkili ve en hızlı doğada rahatlayabilme yöntemlerini içeriyor. Buraya aktarmadığım pek çok güzel etkinliği de doğayla birleştirebilirsiniz, piknik yapmak, kitap okumak, bisiklet sürmek, yüzmek gibi... Önemli olan kaosun, koşuşturmacanın ve sıkıntının içinde zaman yaratarak doğal bir ortamda sadece basit bir insan olduğumuzu hatırlayabilmek. Bunu ne kadar çok yaparsak yüklerimizden de o kadar kolay kurtuluruz. 

Kapak fotoğrafı: Laivi Poder