Nasıl Yalnızlığın Tadına Varabilirim?
Güne Başlarken
Hepimiz zor zamanlar yaşamışızdır; ayrılık acısı, başarısızlık acısı, kimi zaman kendimize kimi zaman başkalarına duyduğumuz hayal kırıklığı… Böyle gecelerin sabahı yalnız uyanmak istemeyişimizi anlıyorum. Ama inanın, sabah uyanır uyanmaz henüz günün telaşına ( belki telaşsızlığına) atılmadan önce durup şöyle bir kendini yoklamak, planlarını gözden geçirmek, o sessiz anın dinginliğinde düşünceleri temize çekmek hem zihinsel hem bedensel olarak iyi geliyor. Uyanır uyanmaz meditasyon yapın gibi bir şey söyleyemem. Meditasyon bana göre bir çeşit askıda kalma hali, zaman zaman iyi geliyor. Ama vücut ve zihin daha yeni uyanmışken bir garip uyku haline yeniden sürüklemek anlamsız olabilir. Ben burada sadece güne başlarken o sessizliğin, kendine sahip olmanın güzelliğinin farkına varın demek istiyorum. İster kahve kupanızla, ister aynada yüzünüzü incelerken, ister pencereden dışarı bakarken, ister bir şarkı mırıldanırken.
Duş Sonrası
Duştan çıkmış insan masumiyeti diye bir şey var gerçekten. Hazır bedenimiz temizken, suyun arındırıcı gücü beynimize de tesir etmişken neden keyif anını uzatmayalım? Gül yapraklarıyla dolu bir küvette elinizde şarap kadehinizle banyo yapmış olmanız gerekmiyor bunun için. Temizlenmek insanın aurasını değiştiriyor, “şimdi yeni bir şeye başlayabilirim” dedirtiyor. Yalnızlık, her zaman acılı bir şey olmak zorunda değil, onu böyle rahatlamış biraz gevşemiş anlarda davet ederseniz olur olmadık zamanlarda musallat olmaz. Tecrübeyle sabit.
Temiz Bir Ortam
Yaşadığınız yeri temizleyip düzenledikten sonra gururla ve keyifle her yer mis gibi oldu dediğiniz o anı nasıl yalnızlığın tadına varabilirim sorusuna bir cevap olarak verebiliriz. Bütün o kargaşa ve dağınıklık derli toplu hale geliyor, yaşam alanının temizlenmiş hali insana kendi başına ne kadar faydalı olabileceğini gösteriyor. İster bir yurt odası, ister bir ofisin veya odanın en favori köşesi, ister detaylı bir nizam isteyen bahçesiyle katlarıyla kocaman bir villa… İnsan nereyi kullanıyorsa göze hitap eden o yerlerin kullanıma her an hazır hali, yalnızlığın işlevselliğini arttırıyor. Sizde de öyle mi bilmiyorum ama temiz bir çalışma masası beni her zaman, istediğim bir konuda çalışmaya daha çok teşvik etmiştir. Çalışan, hobisiyle vakit geçiren yani zamanını bir iş üzerinde harcayan insan için yalnızlık verimliliği coşturan bir enerji verir.
Şehrin Kalabalığından Uzakta
İstanbul’da yaşayanlar bilir, sokağa çıkmak başlı başına bir mücadele demektir. İnsanlar, arabalar, kendi halinde yürümenize bile izin vermeyen o boğucu gürültü ve hava… Bütün o kalabalık kaldırımlar insanı içine gömüyor ve bir şekilde kendimizi evde olduğumuzdan daha yalnız hissediyoruz. Yalnızlığın en berbat hali bu sanırım. Fakat bu yazıda sadece iyi şeylere odaklanıyoruz. Peki nereye bakıyoruz? İnsanı girdaba sürükleyen, kendi düşüncelerini bile duymasına izin vermeyen kalabalıkların ardından gelen o sessizliğe ve ilk adım attığımız yere. Kaosun ortasından geçip tertemiz çıkmışsınız gibi düşünün. Nerede huzur buluyorsanız oraya atın kendinizi. Sessizliğe ve yalnızlığa şükretmek böyle anlarda çok mümkün. Milyonlarca insanın aynı yerde yaşaması tabiatımıza çok ters bir durum. Ben, bu gürültü arkası gelen yalnızlığa “öze dönüş” diyorum. Sadece caddeler, alışveriş merkezleri değil; neden buradayım diye sorguladığınız her yer için geçerli. Kendimize kavuşmak için can attığımız o anlarda yalnızlığı nasıl da özlüyoruz değil mi?
Huzurlu Bir Kendine Kalış
Bu dünyanın adil olmadığı konusunda hepimiz hemfikirizdir. Çok acı şeyler yaşıyoruz, büyük kayıplar veriyoruz. Dünya ve insanlar bazen hiç istemediğimiz şeyleri bizden koparıyor. Ama kimsenin sizden çekip alamayacağı anlar var. Tamamıyla, her zaman için sizin. Ne yaşamış olursanız olun çayınızı, kahvenizi yudumlarken bir an için gökyüzüne bakmak, hala nefes aldığınızı bilmek ve anın farkında olmak, her telaştan uzakta derin bir nefes alıp soluklanmak, sakince düşünmek, huzurlu bir anı uzattıkça uzatmak… İşte kimsenin sizden alamayacağı şeyler... Yalnızlık ise bunun üzerine kondurulmuş bir çiçek gibi.
Yürürken
Yürümenin faydalarından bahsetmeyeceğim. Bunun yerine bir kitap önereceğim, bkz: Yürümek- Henry David Thoreau.
Yürüyüş elbette sağlıklı bir eylem fakat ben yalnız yapılan yürüyüşlerin müptelası biri olarak kendi düşüncelerinizle baş başa yapılan yürüyüşün ekstra faydalı olduğuna inanıyorum. Canınız sıkkınken, kafanız karışıkken, bir bekleyişin azabını çekerken veya kimseyle paylaşamadığınız sevinciniz içinizde patlayıp dört duvarı aşarken, yürüdükçe yürümek yalnızlığı böyle anlarda daha huzurlu yapıyor.
Bitkilerle Konuşurken
Yalnızlığınızı en emniyetli şekilde paylaşabileceğiniz canlılar bitkiler sanırım. Densizce huzur bozmadıkları gibi ne söylerseniz dinlerler. Daha hızlı büyüyerek karşılık bile verirler. İstediğiniz sırrınızı anlatın, söylenmemesi gereken ne varsa paylaşın, rahatlayın. Yalnızlığın en masum ve eğlenceli anlarından biri bana kalırsa.
Yolculuk
İçsel veya fiziki kendi başınıza yaptığınız her yolculuk size ödül olarak dönecektir. İnsanı olgunlaştıran bir süreç olduğu için sadece yaşamakla kalmayıp aynı zamanda biriktirebileceksiniz. Yolculuklar da kimsenin sizden alamayacağı şeyler arasında. Yalnızlık kimi zaman insanı çok uzağa götürür ama bu yolculuğu siz tercih ettiyseniz iyi bir yol arkadaşı olacaktır. Kendi keyfinize göre tüm planlar yapılacak, yalnızca sizin sevdiğiniz yerlerde durulacak, yalnızca sizin sevdiğiniz şarkılar dinlenilecek ve yalnızca siz ne isterseniz o yenip içilecek. Hem de yolculuk gibi bir maceranın başkahramanı olma ayrıcalığyla. Bütün eylemlerinizin kontrolü sizin bilinçli seçiminizde olduğu için yalnızlığı savaşılacak bir durum olarak görmeyeceksiniz.
Kendi tecrübelerimden yola çıkarak sıraladığım bütün maddelerin özünde söylemek istediğim, yalnızlığı tercih ederek daha güzel hale getirebileceğiniz. Her yalnızlık hüzünlü değildir, bu bir kader de değildir. Bu, hayatın bize sunduğu pek çok durumdan yalnızca biri. Nasıl yalnızlığın tadına varabilirim sorusunun cevapları, gündelik hayatımızın detaylarına inerek daha da çoğaltılabilir. Aklınıza gelen örnekleri benimle paylaşabilirsiniz. Sevgiler




Yorumlar
Yorum Gönder