Gitmek Gerektiğini Ne Zaman Anlarsınız?
Gitmek isteyip gidemeyenler için bir şeyler yazmak istedim, zira ben de onlardan biriyim. Girişim biraz “sevip de kavuşamayanlar için” klişesi gibi oldu ama bu yazıyı sadece reçetesi gitmek olan kişiler için planladım. Bazen ne zaman gitmek ne zaman kalmak gerektiği konusunda tereddüte düşüyoruz. Hatta gidebilme ihtimalinin varlığını bile unutuyoruz. Kendi perspektifimden sunduğum bu yazı umarım size bir fikir verir. Keyifli okumalar! 1-Eşyanın durgunluğunu fark ettiğiniz zaman “Eşya zaten durur, hareket etmez ki” dediğinizi duyar gibiyim. Canlılık insanlara has değil, bazen mekânlar için de geçerlidir. Bulunduğunuz yerde ruh ve enerji yoksa belki siz de orada olmamalısınızdır. 2-Düşünceleriniz kendini tekrar etmeye başladığı zaman Gelişmek, değişmek zorundayız. Zaman, içindeki tüm hayatla birlikte akıp gitmekteyken durup bir köşeden izleme lüksümüz yok. Kendi düşünceleriniz tarafından kuşatılıp kendi kendinize bir yankı odası yaratmaya başladıysanız dibe çökü...